28 Mart 2018 Çarşamba

Amasya'nın tarihine aşık bir şahsiyet;
Osman Fevzi Olcay

       
    Osman Fevzi Olcay, çağdaşı Abdizade Hüseyin Hüsameddin gibi Amasya’nın tarihine olağanüstü bir ilgi duymuştur. Hüseyin Hüsameddin Efendi’nin verdiği bilgilerin haricinde Amasya Tarihi’ne zeyl/ek/ olarak, “Amasya Şehri”, “Amasya Meşhurları” ve en sonda “Bildiklerim, Gördüklerim ve İşittiklerim” adı altında “Amasya Hatıraları”nı kaleme almıştır. Bu eserlerde Amasya Tarihi’nde bulunmayan son gelişmeler ve değişimler yer almıştır.
   Osman Fevzi Olcay aslen Amasya’nın Akdağ Nahiyesi’ne bağlı Kızılkışlacık Köyü’nden Hasanoğulları’ndan Kara İsmail Kahya’nın oğlu Karavaiz Ahmet Hilmi Hoca’nın oğludur. 1887’de Amasya’nın Sofular Mahallesi’nde doğdu.
     Osman Fevzi ilköğrenimini Amasya’nın Mehmet Paşa Mahallesi’nde bulunan Çukurkonak İlk Mektebinde başlayıp Çevikçe Mektebi’nde tamamlamıştır. Daha sonra Saraydüzü İdadisine kayıt olan Osman Fevzi bu okuldan 1904’te mezun oldu. Bundan sonra İstanbul Üniversitesi Matematik Bölümü’ne girmiş ve bu fakültede bir yıl okuduktan sonra babasının isteği üzerine bu okuldan ayrılıp Amasya’ya döndü. Mehmet Paşa Camii’nde medrese eğitimine devam etti. Bu arada Arapça dilbilgisi, mantık ve Fıkıh dersleri aldı.
    Balkan Harbi’nin çıkmasıyla 1910 tarihinden itibaren 13 ay Trakya'da askerlik ya­pan Osman Fevzi, Amasya'ya dönüşünde “Hüsn-i Hat” dersleri vermeye başladı.
    Umumi harbin ilanıyla da,  “Askere Alma Kalemi Katipliği”-ne getirildi ve bu arada Kazım Karabekir Paşa ile beraber Ermeni isyanının bastırılışına ve tehcîr işlerine iş­tirak etti. 1917 de Amasya'da Emlak-ı Milliye Tahsildarlığı’na tayin edildi.
     Mütareke­den sonra Amasya Tütün İnhisar bir sene sonra aynı vazifeyle İstanbul’a Memurluğu, 1929 da Samsun İskan Müdürlüğü mutemet ve ta'vizat memurluğunda bulunup, nakledildi.
      1933'de bu memuriyetin kaldırılması üzerine, bir seneye yakın zamandır Ar­şiv dairesinde ücretli olarak çalışırken, Atatürk'ün emriyle İstanbul Kütüphaneleri Kitap Tasnif Komisyonu'na dâhil edilmiştir.
       Bu vazifeden sonra Olcay, Sinekli, Ra­mi, Şile kazasının Akçalı nahiyelerinde müdürlük yaptı.  Osman Fevzi Olcay iki yıl kadar Sarıyer Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürlüğü görevinde bulunduktan sonra emekliye ayrılmıştır.
       Emekli olduktan sonra İstanbul’a yerleşen Osman Fevzi Olcay, 11 Aralık 1973 tarihinde İstanbul’da vefat edip çok sevdiği Hattat Şeyh Hamdullah Efendi’nin Karacaahmet Mezarlığı’ndaki kabrinin ayak ucuna defnedilmiştir.

Eserleri :
Veritable Histuvar Amasya
     1919 yılında yazmaya başladığı kitabının isminin neden Fransızca bir başlık altında topladığı bilinmemekte. 266 sayfada topladığı kitabı 14 x 19 ebatlarında. Kitabın 266. sayfasında yazar şu cümlelerle tamamlamıştır.
     13 yıllık çalışmanın ürünü olan Amasya Tarihi’ne ek olarak yazdığım önemsiz eserimi bitirdiğim için Allah’a şükrediyor, yayımında başarılı olmak için dua edip yalvarıyor, hayırlara sebep olmasını diliyorum. Allah herkesin yardımcısı olsun.”
     Son sayfanın imza bölümünde ise “Eski Türk yazıları uzmanı ve fosil araştırmacısı Amasyalı Karavaizzade Osman Fevzi” cümlesine yer vermiş, bundan da anlaşılıyor ki, Latin alfabesinin kabulünden sonra “Eski Türkçe” dediği Osmanlıca alanın da uzman olarak görev-
lendirilmiştir.
     Amasya Tarihi’ne ek olarak yazdığını belirten Olcay, bu eserinin giriş bölümünde; “İşte bu
 tarih Amasya’da yetişen alimler, faziletli kişiler, yazarlar, şairler,hattatlar,tarihçi, mucit,tıp alimleri, matematik alimleri,  filozofları ve Amasya'nın tabii durumlarından bahseder.” 
     Bu eserinde ilk 16 sayfasında Amasya’daki mevcut tarihi binaların kitabelerinin orijinal bir yazımı ve açıklamalarına yer vermiştir. Bunu takip eden sayfalarda Amasya’nın coğrafyası ve kısa tarihi bilgileri sunulduktan sonra 54. sayfadan başlamak üzere 238. sayfaya kadar Amasya’da yetişen meşhurların kısa hayat hikayelerini kaleme almıştır. 239 ile 256. sayfalarda da Amasya yakınlarında gördüğü İslâm ve Roma dönemlerine ait mezar, türbe ve çeşme kitabelerinin resimlerini yapmış ve açıklamalarda bulunmuştur..
    259 sayfada ilin en yüksek dağı olan Akdağ’da yaptığı araştırmaların da bulduğu çeşitli deniz fosillerinin örnek resimleri ile bunların açıklamalarını yapmıştır

Amasya Şehri”  
    Yazarımız 1921 de başladığı ve 1934 de bitirdiği bu nüsha rik'a hattı ile orta boy 142 yaprak yazma Atatürk'e hediye edilmiştir. Müellif, nüshaya bazı zevatın fotoğraflarını yapıştırmış, büyük şahsiyetlerin resimlerini çizmiş ve bazı kitabeleri de yazıldığı orijinal şekliyle eserine nakletmiştir.
  Renkli kalemler kullanmayı ihmal etmeyen Olcay, nüshanın tezyinine hususî bir kıymet vermiştir. Amasya Şehri, çeşnisi zengin bir şehir tarihidir. Renkli resimleri, yazı bakımından alaka çekici kitabe nakilleri, bazı kitaplardan kesilip yapıştırılmış fotoğraflar ile mezar taşlarından mumyalara kadar çeşitli eşyayı resmetme gayretleri, esere renk katmaktadır.
    Yazdığı bilgileri umumiyetle yerinde tetkike çalışarak yanlış kanaatleri veya halkın eksik bilgilerini düzeltmeye gayret etmiştir.

Amasya Meşahiri
    196 yapraklık eserini Haziran 1947'de tamamlayarak kızı Bedriye'ye arma­ğan etmiştir. Bir başka nüshasını da Amasya Müftüsü Abdurrahman Kamil Efendi’ye takdim etmiştir.
   Yazmada elifba takip edilerek Amasyalı toplam 181 zatın biyografisini kapsayan meşhurların hal tercümeleri bazen şahsın veya mezar taşının fotoğrafları klişe baskılarıyla verilmiştir.


1 yorum:

  1. Bu değerli bilgiler için çok teşekkürler. Ben, küçük bir düzeltme yapmak isterim. Merhumun kabri Karacaahmet'te ama Şeyh Hamdullah'ın ayak ucunda değil, Şehitlik Camiinin bulunduğu adada.

    YanıtlaSil